Türkçe Bilgi , Ansiklopedi, Sözlük

Çeşitli konularda makaleler içeren ve kullanıcıların yorum yazarak bilgi eklediği genel bilgi ve başvuru sitesi

Youtube

Kanalımıza abone oldunuz mu?

Youtube kanalımıza abone olarak hem sitemize destek olabilirsiniz hem de bilgilendirici videolarımızdan haberdar olabilirsiniz.

Hemen Abone Ol!

İletişim Bilgisi

Aşağıdaki bilgileri kullanarak site hakkında bize ulaşbilirsiniz

Telefon: +90 536 686 91 70

[email protected]

Atatürk ve Ekonomi

Makale Sayfaları
Atatürk ve Ekonomi
Sayfa 2
Sayfa 3
ATATÜRK, savaş döneminde bile ekonominin önemli olduğunu vurgulayarak, ekonominin durmaması gerektiğine değiniyor ve ‘‘ekonomi varsa insan vardır, devlete de gelir vardır'' diyordu.

Yabancı sermayeyi, ekonomi politikamıza uygun olduğu sürece desteklemenin gerektiğini belirten Atatürk, yabancı işadamlarının işyerlerinin kapatılıp, ticaretlerine son verilmesine de karşı çıkıyor, bunun yerine, hem devlete gelir sağlamak hem de ekonominin sürekliliği için, gümrük resmini üç katına çıkarmanın daha anlamlı olacağını belirtiyordu.

Atatürk'ün 17 Şubat 1923'te, İzmir'de İktisat Kongresi'nde ‘‘... ekonomiye, birinci derece önem vermek zorundayız. Kılıçla zafer kazananlar, sapanla zafer kazananlara mağlup olmaya ve sonuçta yerlerine onlara vermeye mecburdur. Ekonomi her şey demektir... İnsan varlığı için ne gerekliyse, onların hepsi demektir. Ziraat demektir, ticaret demektir, çalışma demektir...'' sözleriyle ekonominin önemini net olarak ortaya koyduğunu fark ediyoruz.

Devlet, varidatının inkişafını, yeni vergiler ihdasından ziyade, devamlı bir programla mevcut vergilerin tarh ve icabet usullerinin ıslahında aramak lazımdır.

1 Kasım 1937 ATATÜRK

Atatürk'ün ödediği vergi
PARA ve mala karşı ciddi bir eğilimi olmayan Atatürk'ün; Cumhurbaşkanlığı maaşı, ödeneği ve emekli aylığından başka geliri yoktu.

Cumhurbaşkanlığı aylığı ve ödeneği, 1927'ye kadar 5.000 lirası aylığı olmak üzere 7.000 liraydı. 1927'de bunlara, genel bir yasa ile ‘‘pahalılık zammı'' adı ile 2.480 lira eklenir.

1927 ve 1928'de, bu gelirinden toplam 453 lira, 1929 ve 1930'da 724 lira, 1931'de de 1293 lira vergi kesilir. Kendisine net ödenen 13.186 liradır.

1932 yılında çıkan bir yasa ile yüksek maaş ve ücretlere ağır vergi konulur. Buna göre, Atatürk'ün maaş ve ödeneğinden kesilen vergi 5.401 liraya çıkar ve ayda net 9.078 lira almaya başlar.

Özetle, Atatürk o dönemde, eline geçen net aylığın yüzde 60'ı oranında vergi ödüyormuş...

Atatürk'ün 4. Kurultay konuşması...
9 Mayıs 1935
4. Kurultay, Mustafa Kemal Atatürk'ün katıldığı son kurultay oldu.


C. H. P.
4 üncü Büyük Kurultayında
Genel Başkan Kamâl Atatürk'ün Söylevi

Kurultayın sayın üyeleri;

Karşılarında bulunmakla haz duyduğum delege arkadaşlarımı selamlarken; yüce ulusumuzu saygı ile anarım. (Alkışlar)

Bu anda, bundan önceki Kurultayları ve Partimizi doğuran ilk Sivas Kurultayını-ki, dış ve iç düşmanların süngüleri altında kurulmuştur - hatırlamak, geçen on altı yılın bütün hadiselerini göz önüne getirmeği kolaylaştırır.

Uçurum kenarında yıkık bir ülke... türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar... yıllarca süren savaş.., ondan sonra, içerde ve dışarda saygı ile tanılan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet (sürekli alkışlar) ve bunları başarmak için arasız, devrimler... işte, Türk genel devriminin bir kısa diyemi...

Bayanlar, Baylar;

Partimizin her kurultayı, denebilirki, bir dönüm başında toplanmıştır. 1927 Kurulayı, doğuda kopan azıyı yenerek Cumuriyetin sarsılmaz temelde olduğunun anlaşılmasına; 1931 Kurultayı güvenlik ve sükûnun kesin olarak kurulmasına rasgelir. Bu kurultayımız ise, geniş ölçüde gelişim devri içinde bulunduğumuz günlerde toplanmış oluyor,

Kurultayın, yeniden alacağı ilerleme ve yükselme tedbirlerile vatanın yüksek yönetimini erdemli ellerinde tutan Partimizin, şerefli tarihini zenginleştireceğine şüphe yoktur.

Geçen Kurultaydan bugüne kadar, kültürel ve sosyal alanda başardığımız işler, Türkiye Cumuriyetinin ulusal çehresini, kesin çizgilerile, ortaya çıkarmıştır. Yeni harfleri, ulusal tarihi, öz dili, ar, ilimsel müzik ve teknik kurumları ile, kadını erkeği her hakta eşit, modern Türk sosyetesi bu son yılların eseridir. ( Sürekli alkışlar)

Türk ulusu ancak varlığını derin ve sağlam kültür sınırları ile çevreledikten sonradır ki, onun yüksek kapasitesi ve erdemi, uluslar arasında tanılır. Türk ulusuna doğunsal rengini veren bu devrimlerden her biri, çok geniş tarihsel devirlerin öğünebileceği büyük işlerden sayılsa yeridir. ( Sürekli alkışlar) Bütün bu işler, Partimizin programını, özenle göz önünde tutarak başarılabilmiştir.

Tüzel, sağlık, sosyal, finans, ekonomi ve bayındırlık işlerimizde, hiç durmadan aldığımız yeni tedbirlerin eyi ve yerinde olduğuna kani bulunuyoruz.

Akdenizi Karadenize demirle bağladık. Anadoluda özel şirketler elindeki bütün yolları satın aldık; İstanbul ve İzmirde liman ve rıhtım işleri devlet eline geçti; Diyarbekir kapısındayız. Antalyaya, Erzuruma, kömür yurduna durmadan gidiyoruz. (Sürekli alkışlar)

Devlet Demiryolları kurumu, bugün, kendi malımız olan beş yüz milyon liralık bir işi çevirmektedir.

Sayın arkadaşlar;

Geçen dört yılın başlıca işlevi ekonomi alanında olmuştur. Bir çok ülkeler, acunsal buhran karşısında sarsılmış ve umutsuzluğa düşmüşken biz, bu kapsal felaket önünde cuda irkilmedik. ( Alkışlar ) Yurdun ekonomisini yeni bir düzene yönetlemiş bulunuyoruz. Arsıulusal tecimi denkleştirerek, iç pazarı harekete getirerek kendimizi korumağı başardık. Asıl önde tuttuğumuz iş, geniş bir endüstri programını gerçekleştirmeğe başlamak olmuştur (alkışlar). Bu program, tamamile gerçekleştiği gün, şüphesiz yurddaşın geçimi hissolunacak derecede genişleyecektir.

Tarım ve endüstri hareketlerimiz biribirini kollayan tedbirlerle yapılmaktadır.

Maden ürünlerimiz, son zamanlarda özel bir gelişim gösterdi. Umudumuz o dur ki gelecek kurultay maden işlerile beraber deniz ekonomisinde bu gün almakta olduğumuz tedbirlerin verimli sonuçlarını dermiş olarak, toplanacaktır. ( Alkışlar)

Görüyorsunuz ki arkadaşlar; yepyeni bir güdümlü ekonomi düzeni kurmakla uğraşıyoruz. Partimizin ekonomik anlayışı bu yöndeki programımızın, yurdun ihtiyaçlarını karşılıyacak ve onu az zamanda gelişmiye ve genişliğe erdirecek en eyi program olduğunu gösterecektir. Yeni öğütleriniz ve direktiflerinizle, yeniden ilerleme ve yükselme tedbirlerimizi kolaylaştıracağınıza şüphe yoktur.

Bayanlar, Baylar;

Cumhuriyetin dış siyasada özenle güttüğü amaç arsıulusal barışı korumak ve güven içinde yaşamaktır. Komşularımızla dostluk ve eyi geçinme yolunda her gün biraz daha ilerlemekteyiz.

Sovyetlerle dostluğumuz, her zamanki gibi, sağlamdır ( Sürekli alkışlar) ve içtemdir. Kara günlerimizden kalan bu dostluk bağını, Türk ulusu unutulmaz değerli bir hatıra bilir. (Sürekli Alkışlar ) İki memleket arasında her yönden değetler, sıklaşmakta ve genişlemektedir. Sovyetler, Cümuriyetimizin onuncu yılında, yüksek delegelerile, şenliklerimizde hazır bulundular.

Devletlerimiz, hükûmetlerile ve uluslarile, her fırsatta birbirlerine nasıl inandıklarını ve ne kadar güvendiklerini bütün dünyaya göstermektedirler. (Alkışlar). Son günlerde boğazlar mes'elesini ortaya koyduğumuz zaman, Sovyetlerin bizim tezimizdeki doğruluğu ve haklılığı bildirmiş olmaları, Türk ulusunda yeniden derin dostluk duyguları uyandırmıştır. (Sürekli alkışlar).

Türk - Sovyet dostluğu arsıulusal barış için şimdiye kadar yalnız hayır ve fayda getirmiştir. Bundan sonra da yalnız hayırlı ve faydalı olacaktır. (Alkışlar)

Arkadaşlar,

Geçen dört yıl içinde bir önemli hadise de Balkan Paktıdır, Dört devlet; kendi güvenleri için ve Balkanların, karışma ve karıştırma konusu olmaktan çıkması için içten bir kanaatle birbirlerine bağlanmışlardır. (Alkışlar) Balkanlı bağlaşıklarımızla gittikçe artan bir beraberlik ve dayanışma siyasası güdüyoruz.

Yükenlerimizin gereklerini, kesin bir bayrılıkla gözetiyoruz.

Asıl dikkate değen, Balkan Paktının, daha bir yıl içinde, arsıulusal barış için büyük bir etke Olduğunun anlaşılmasıdır. (Alkışlar) Balkan Paktı, gittikçe, Avrupa barışının başlıca temel taşlarından biri olmak yerindedir. (Alkışlar)

Geçen dört yılın şerefli hadiselerinden biri olmak üzere, Iran Şahınşahının, sayın konuğumuz olduğunu kıvançla hatırlatırım. (Alkışlar) Bu şahsi tanışmadan iki memleketin kazandığı faydalar pek geniş olmuştur. İki kardeş ulusun arasını açacak hiçbir mesele kalmadığı ilan edilmiş ve birbirinin bahtiyarlığından kuvvetli olmalarından başka dilekleri bulunmadığı anlaşılmıştır. (Sürekli alkışlar)

Afgan devletinin uluslar sosyetesine girişini selamlamakla bahtiyar olduk. (Alkışlar) Bu kardeş ulus ile dostluk bağlarımız mutlu bir surette ilerlemektedir. (Alkışlar)

Yakın komşularımızla ve uzak devletlerle olan ilgilerimiz, genel olarak, nomal ve dostçadır. ( Alkışlar ) Arsıulusal ilgilerin gerektirdiği bütün değetleri ve konuşmaları kıvançla kolaylaştıryoruz.

Türkiye Cumuriyeti arsıulusal ailenin, ancak faydalı, çalışkan ve iyi geçimli bir unsuru olmak amacındadır. (Sürekli alkışlar) Uluslar sosyetesinde ciddi barış ve elbirliği isteğile çalışıyoruz.

Uluslar sosyetesinin, arsıulusal güveni arttıracak, geçmişten kalma hastalıkları iyileştirecek, insani sonuçlara varabilmesi başlıca dileklerimizdendir. (Alkışlar)

Arkadaşlar:

Arsıulusal durum nazik bir buhran geçirmektedir. Eski ve büyük anlaşmazlık, son çatışmalarla heyecanlı bir noktaya gelmiştir. Bugünkü yüksek insanlığın, ulusları birbirine yaklaştırma çarelerini bularak, genel güvensizliği ortadan kaldırılmasını nummak isteriz,

Bununla beraber bütün dünya gidişini göz önünde tutarak dikkatli, hazırlıklı, uyanık bulunmak lüzumuna kaniiz. (Alkışlar) Gene bu kanaatladır ki, dostluklarımıza bağlı ve bütün ilgilerimizde eyicil bir sıyasa ile elimizden geldiği kadar genel barışı kurmak istiyoruz. (Alkışlar)

Bayanlar; Baylar;

Size biraz da partimizin son yıllardaki öz hayat ve kınavından bahsedeyim. Geçen kurultayın parti örgütlerine vermiş olduğu çalışma yöneti çok faydalı ve verimli olmuştur. Parti üyeleri, prensiplerimizi anlatmakta, yaymakta ve bütün yurttaşların sevgilerini, güvenlerini kazanmakta, kendilerinden beklendiği gibi hareket etmişlerdir. Parti seçimlerinin canlı ve özenli bir tarzda oluşu, siyasal hayatımızda önemli bir ilerleyiştir.

Partimizin, Halkevlerile bütün yurddaşlara kucağını açması vatanda sosyal ve kültürel bir devrim yaptı.

Sevgili arkadaşlar;

Cumuriyet Halk Partisinin esas düşünce ve dileği, vatandaşları her türlü ayrılıktan korumak, onları, kendileri ve büyük Türk ulusu için faydalı kılmaktır. (Okay sesleri, alkışlar)

Programımızda, iş bölümlerinin her birinde bulunan, yurddaşların özel ve genel asığları ve genlikleri, ayrasız, göz önünde tutulmuştur. Bu hakikatın bütün yurddaşlarca, yalın olarak, bilinmesi çok önemlidir. Bunu yurddaşlara anlatmak ve bu suretle onların sevgilerini ve güvenlerini kazanmak, parti üyelerinin kutsal ödevidir. (Alkışlar)

Türk ulusu kendisine hizmet edenleri, sürel bir surette, değerlemiş ve onlara ünvermiştir.

Son saylav seçiminde Partimizin ulusun güvenini kazanması bize, çalışmamızda yeniden büyük şevk ve kuvvet vermiştir. (Alkışlar)

Ulusa hizmet yolunda bütün varlığımızla çalışmak, parti üyelerinin bozulmaz andıdır. (Ayakta sürekli alkışlar)
<< Önceki - Sonraki Sayfa >>

Görüşün Nedir?

Karakter Sayacı:
0