Türkçe Bilgi , Ansiklopedi, Sözlük

Çeşitli konularda makaleler içeren ve kullanıcıların yorum yazarak bilgi eklediği genel bilgi ve başvuru sitesi

Youtube

Kanalımıza abone oldunuz mu?

Youtube kanalımıza abone olarak hem sitemize destek olabilirsiniz hem de bilgilendirici videolarımızdan haberdar olabilirsiniz.

Hemen Abone Ol!

İletişim Bilgisi

Aşağıdaki bilgileri kullanarak site hakkında bize ulaşbilirsiniz

Telefon: +90 536 686 91 70

[email protected]

Fibrokistik meme ağrısı

Fibrokistik değişiklikler memede en sık görülen rahatsızlıklardan biri. Ağrı, yanma hissi ve memede kitlelerin ele gelmesiyle kendini gösteriyor.

Kadınların çoğu, hayatlarının bir döneminde fibrokistik değişikliklere bağlı yakınmalarla hekime başvuruyorlar. Yakınmalar bazı kadınlarda çok hafif seyreder. Adet öncesi görülen bir miktar ağrı gibi. Bu kadınların muayenelerinde ellerine kitle de gelmeyebilir. Bazı kadınlarda ise bulgular çok şiddetlidir. Ağrı günlük yaşamı etkileyecek kadar fazladır. Adetlerden sonra bile azalmadan devam edebilir.

Fibrokistik meme hastalık mıdır?
Geçmişte bu bulgular hastalık kabul edilirdi. Günümüzde hastalık değil, normal yapının değişimi olarak kabul ediliyor. Meme displazisi, kronik kistik mastit gibi isimlerde fibrokistik değişiklikler için zaman zaman kullanılan terimlerdir.

Memede fibrokistik değişikliklerin nedeni nedir?
Meme bir süt bezidir. Süt üreten bezlerden ve bu bezleri destekleyen destek dokusundan oluşur. Süt bezlerinde rahimdeki olduğu gibi adet döneminin başlangıcından itibaren östrojen ve progesteron gibi hormonların etkisi ile gebeliğe hazırlık yapılır. Süt üreten hücrelerde artış ve gelişme gözlenir. Adet sonuna doğru memelerde görülen gerginliğin sebebi budur. Gebelik gerçekleşemez ise, rahimde artan ve gelişen hücreler adet dönemi sonunda kanama ile atılır. Memede ise artan ve gelişen hücreler, adet sonunda gebelik gerçekleşmediği için yıkılırlar ve bu hücrelerin bir kısmı ölür. Ölen hücreler çevreden gelen iltihap hücreleri tarafından yok edilirler. Bu süreç içinde bazı kimyasal salgılar rol alır. Ölen hücrelerin temizliği sırasında gelişen bir dizi kimyasal olay sırasında süt bezleri ve kanallarında da bazı hasarlar ortaya çıkabilir. Bu hasarların tamiri sırasında yara dokusunun iyileşmesi olan fibrozis gelişebilir. Memedeki süt bezleri, süt üretmedikleri zamanlar bile salgı işlevlerini sürdürebilirler. Normalde salgılanan sıvı süt kanallarında tekrar geriye emilir. Fibrokistik değişiklikler sırasında bu kanallarda ve bezlerde hasar geliştiği için bu sıvı geriye emilemez. Bazen sıvı salgılanmasında aşırı artış olabilir ve sıvı birikir, kist denilen içi sıvı dolu keseler gelişir. Bu sıvı keseleri mikroskopik büyüklükte olabildiği gibi 6-7 cm çapında büyük makrokistlerin oluşması ile sonuçlanabilir.

Hangi yaş grubunda görülür?
Daha çok 30 yaşlarından sonra görülmeye başlanır. Çünkü yukarıda bahsettiğimiz olaylar yıllarca tekrarlanır ve kalıcı değişiklikler oturmaya başlar. Menopozdan sonra biter.

Kansere dönüşür mü?
Genelde sanılanın tersine fibrokistik değişiklikler meme kanseri gelişmesinde bir risk oluşturmaz. Fakat meme kanseri teşhisi konmasını güçleştirebilir. Kanser bulgularıyla karışabilir.

Kanserle karıştırılır mı?
Bu tip yakınmalarla hekime başvuran kadınlarda, klinik muayeneyi takiben duruma göre mamografi ve meme ultrasonografisi çekilir. En sık karşılaşılan sorunlardan biri de bu tetkiklerde saptanan bazı bulguların meme kanseri bulgularıyla karışmasıdır. Böyle durumlarda mutlaka memenin sorunlu bölgesinden parça alınarak patolojik incelenmesinin yapılması gerekir. Bu da kadında çok önemli bir stres sebebidir.

Fibrokistik memeli kadınlara önerileriniz nedir?
Fibrokistik değişiklik saptanan kadının takiplerini aksatmamalı. Her ay adetin bittiği ilk hafta kendi kendisini muayene etmesi gerekir. Her yıl bir uzman tarafından muayene edilmeli. Eğer risk faktörleri yüksek ise (aile hikayesi, atipik hiperplazi vb.) 6 ayda bir muayene edilmeli. 40 yaş üzerinde ise her yıl mamografi, 40 yaş altında ise her yıl ulrasonografiyle kontrol edilmelidir. Şüpheli bir gelişme saptanırsa, biyopsiyle parça alınarak incelenmesi gerekir. Fakat her fibrokistik değişiklik saptanan hastada biyopsi yapılması gerekli değil. Ancak tetkiklerde şüpheli gelişme saptandığında biyopsi öneriyoruz.

Görüşün Nedir?

Karakter Sayacı:
0