Türkçe Bilgi , Ansiklopedi, Sözlük

Çeşitli konularda makaleler içeren ve kullanıcıların yorum yazarak bilgi eklediği genel bilgi ve başvuru sitesi

Youtube

Kanalımıza abone oldunuz mu?

Youtube kanalımıza abone olarak hem sitemize destek olabilirsiniz hem de bilgilendirici videolarımızdan haberdar olabilirsiniz.

Hemen Abone Ol!

İletişim Bilgisi

Aşağıdaki bilgileri kullanarak site hakkında bize ulaşbilirsiniz

Telefon: +90 536 686 91 70

[email protected]

İsveç

Makale Sayfaları
İsveç
İsveç Etimoloji
İsveç Tarihi
İsveç İmparatorluğu
İsveç Modern tarih
Günümüz İsveç
İsveç Coğrafya ve İklim
İsveç Yönetim ve siyaset
İsveç Siyasi tarih
İsveç Modern siyasi sistem
İsveç Hukuk ve yargı sistemi
İsveç Altyapı
İsveç Eğitim
İsveç Nüfus
İsveç Dil
İsveç Din
İsveç Sağlık Sistemİ
İsveç Bilim ve teknoloji
İsveç Kültür Sanat
İsveç Cinsellik
İsveç Irkçılık ve terör
İsveç Mutfak
İsveç Sinema
İsveç Medya
İsveç Moda
İsveç Spor

Tarih

Tarih öncesi

İsveç'in tarih öncesi dönemi yaklaşık MÖ 12.000'li yıllara uzanan Allerød salınımı dönemine kadar uzanmaktadır. Eski Taş Çağı sonlarında rastlanan Bromme Kültürü'ne ait ren geyiği av kamplarına ülkenin en güneyinde bir buz kenarında rastlanmıştır. Bu dönemdeki halk, avcı-toplayıcı olarak yaşayan ve taş teknolojisiyle avlanan bir grup insandan ibarettir.

Tanum, Bohuslän'dan kaya oymaları. Bu tür oymalar İskandinavya'da rastlanması en sıradan olan tarihi bulgulardır. Bunlardan birkaç bin tanesi de yalnızca İsveç'te bulunmuştur.

Tarım, hayvancılık, ölü gömme törenleri ve işlemeli çömlekler MÖ 4.000 civarında Avrupa'dan geçen Funnel Beaker kültürü ile yerleşti.

İsveç'in güneyi, hayvancılık ve tarımsal açıdan İskandinav Tunç Çağı Kültürü alanının parçası oldu, bunun en önemli nedeni İsveç'in bu kültürün merkezi olan Danimarka'nın yakın çevresinde olmasıydı. Dönem, yaklaşık MÖ 1.700 yıllarında Avrupa'dan tunç ithalatının başlamasıyla başladı. Bakır madenciliği bu dönemde henüz varolmadığından ve İskandinavya'da kalay madeni bulunmadığından bütün metallerin ithal edilmesi gerekiyordu.

İskandinav Tunç Çağı tamamen şehircilik-öncesi idi, insanlar küçük köylerde tek katlı ahşap uzun-evler ( en:long-house) bulunan çiftliklerde yaşıyorlardı.

Roma işgali haricindeki İsveç'in Demir Çağı, bilinen sayısı yaklaşık 1100 olan taş yapı ve manastırları ile dikkat çeker. Bu dönemin çoğu protohistoriktir ( en:proto-history), yani yazılı kaynaklar vardır fakat inanılırlığı düşüktür. Yazılı malzemelerden arta kalan parçalar, ya söz konusu zamandan çok sonraları uzak bölgelerde ya da yerinde ve çağında ama son derece kısa yazılmıştır.

Jämtlanddan sığın resmedilmiş bir kaya. Kaya resimleri ( piktograf) sadece kuzey İskandinavya'da bulunmaktadır.

İklimin çok kötüleşmesi çiftçileri kışları sığırları kapalı tutmak zorunda bıraktı, bu da yıllık gübre birikimine yol açtı, böylece gübre ilk kez sistematik olarak toprak iyileştirilmesi için kullanılabildi. İmparatorluk sınırlarını Ren'den Elbe'ye kadar genişletmeyi amaçlayan Roma girişimi 9'da, Cermenler tarafından Teutoburg Ormanı Savaşı'nda pusuya düşürülen Publius Quinctilius Varus komutasındaki Roma lejyonlarının mağlup edilmesiyle durduruldu. Bu tarihlerde, Romalılar ile artan ilişkinin sonucu olarak, İskandinavya'nın kültür ortamında önemli bir değişiklik yaşandı.

2. yüzyıldan itibaren, güney İsveç'in tarımsal arazilerinin çoğu düşük taş duvarlarla parsellere ayrıldı. Arazileri daimi tarla ve çayırlara böldüler; duvarın bir tarafında kış için biriktirilmiş yemler, ve diğer tarafında sığırların otladığı ağaçlık dış arazi vardı. Bu peyzaj düzeni ilkesi 19. yüzyıla kadar sürdü. Roma Dönemi'nde ayrıca, ülkenin kuzeyinin üçte ikisinin Baltık kıyılarına kadar uzanan tarımsal yerleşiminin ilk büyük çaplı genişlemesi görüldü.

İsveç, 98'de Tacitus'un Germania adlı kitabı ile proto-historik döneme girer. Germania 44, 45'te İsveçlilerden, her iki ucunda da pruva olan gemilere ( viking yelkenlisi) sahip, Suiones adlı güçlü bir kabile olarak bahsedilir. Hangi kralların (kuningaz) bu Suiones kabilesini yönettiği bilinmese de İskandinav mitolojisinde MÖ son yüzyıla kadar uzanan efsanevi ve yarı-efsanevi kralların adı geçer. İsveç'in kendi yazılı eserleri ise 2. yüzyılda güneydeki İskandinav elitler tarafından icat edilen Runik yazı ile başlar. Fakat Roma Döneminden günümüze ulaşan runik yazıların tümü eşyaların üzerindeki kısa parçaladır. Erkek adlarının çoğuna bakarak güney İskandinavya insanlarının bu dönemde Proto-Nors (İsveççenin ve diğer Kuzey Cermen dillerinin atası olduğu varsayılan dil) konuştuğu düşünülmektedir.

6. yüzyılda Jordanes, Scandza'da yaşayan Suehans ve Suetidi adında iki kabileden bahseder. Bu iki adın da aynı kabileye ait olduğu düşünülmektedir. Jordanes'in yazılarına göre, Suehansların aynı "Thyringi" kabilesi gibi çok iyi atları vardır (alia vero gens ibi moratur Suehans, quae velud Thyringi equis utuntur eximiis). Snorri Sturluson, çağdaşı İsveç kralı Adils'in (Eadgils) zamanının en iyi atlarına sahip olduğunu yazmıştır. Suehanslar, Roma pazarı için siyah tilki derilerinin tedarikçileriydi. Jordenes'in verdiği Suetidi adının, Svitjod'in o zamanlardaki Latince biçimi olduğu düşünülmektedir. Gene Jordenes, Suetidi'lerle beraber aynı soydan gelen Danların en uzun erkekler olduğunu yazar ve sonra da aynı boyda olan diğer İskandinav kabilelerinden bahseder.

Vikingler ve Ortaçağ

İsveç'in güneyindeki Skåne bölgesindeki Ale Dikilitaşı. Bu yapılar Vendel Dönemi'nden kalma mezar anıtlarıdır. Bunların birçoğu 7. yüzyıldan kalmadır.

İsveç'te Vikinglerin dönemi 8. ve 11. yüzyıllar arasında yaşandı. Bu dönemde İsveçlilerin, doğu İsveç'e genişlemeye başladığı ve güneyde Gotlar ile birleştiği düşünülmektedir. Aynı şekilde İsveçli Vikinglerin ve Götlandlıların yoğun olarak bugünkü Finlandiya'ya yakın olan güney ve doğu kesimlerde yaşadığına ve düzenli olarak Baltık ülkelerine, Rusya'ya, Belarus'a, Ukrayna'ya ve hatta Bağdat'a kadar göç ettikleri bilinmektedir. Vikingler bu göç yolları üzerinden Dinyeper nehri aracılığıyla o dönemde Konstantinopolis olarak bilinen İstanbul'a kadar giderek kenti birkaç kez istila ettiler. Vikinglerin bu savaşçı yetenekleri Bizans yönetimince anlaşılınca, imparator Theophilos onlara kendi kişisel koruması olmalarını teklif etti. Bu topluluğa günümüzde Varangyan adı verilmektedir. Zamanında Rus olarak bilinen İsveç Vikinglerinin, Kiev Ruslarının da atası olduğu bilinmektedir. Arap gezgin İbn Fadlan, bu Vikingleri şu şekilde betimledi:

Rusları ticari yolculuklarından dönüp Volga Nehri'nin yakınında konakladıklarını gördüm. Daha önce hiç bu kadar mükemmel fiziksel özellikte bir halkı gördüğümü hatırlamıyorum. Hurma ağacı gibi upuzun, sarışın ve al yanaklılar. Kıyafetleri ne tünik ne de kaftan; özellikle erkeklerin giydiği giysiler, vücutlarının bir yüzünü baştan başa kaplıyor ve yalnızca bir elinin açıkta kalmasına izin veriyor. Her adamın bir baltası, bir kılıcı ve bir bıçağı var. Üstelik tüm bunları sürekli yanlarında taşıyorlar. Kılıçları geniş olup, girintili çıkıntılılar. Bu özellikleriyle Frenklere benziyorlar.

Bu İsveçli Vikinglerin maceraları İsveç'teki birçok dikilitaşta anlatılmış olup özellikle Yunanistan Dikilitaşları ve Varangyan Dikilitaşları'nda işlenmiştir. Bunun yanında Vikinglerin batıya doğru yaptığı önemli seferler de mevcuttur. Bu seferlerin birçoğu İngiltere Dikilitaşları'na işlenmiştir. Bilinen en son Viking göçleri, Hazar Denizi'nin güney yakası olarak bilinen ve genelde Abbasi Devleti anlamına gelen Serkland'a doğru gerçekleşti. Bu göçte sağ kalanların isimleri Ingvar Dikilitaşları'na işlenmiştir. Bu göçte yer alan diğer Vikinglere ne olduğu kesin olarak bilinmemekle beraber hastalıktan öldükleri düşünülmektedir.

İsveç'te krallığın ilk olarak ne zaman ve nasıl kurulduğu bilinmese de Svealand (İsveç) ve Götaland (Götland) ülkelerini yöneten İsveç krallarının listesi kaynaklara işlenmiştir. Bu liste ilk kral Galip Erik ile başlamaktadır. Bu dönemden önce farklı kabileler olan İsveçliler ve Gotların tam tarihi bilinmese de sürekli olarak savaştıkları ve bu savaşları anlatan destanların 6. yüzyıla kadar uzandığı düşünülmektedir.

Gotland adasında yer alan bir Orta Çağ kenti, Visby

İskandinav Viking tarihinin ilk zamanlarında, bugün İsveç'te yer alan Skåne'deki Ystad ve Gotland'daki Paviken kentleri birer ticaret merkeziydi. Özellikle Ystad'da rastlanan kalıntılar, şehirde 7. ve 8. yüzyıllarda pazarların bulunduğunu göstermiştir. Paviken'de ise 9 ilâ 11. yüzyıllar arasında, dönemin Baltık kentleri arasında önemli yere sahip bir ticaret merkezinin olduğu bilinmektedir. Bölgede rastlanan kalıntılara bakıldığında Vikinglerin bu yörede gemi tersaneleri ve el sanatı pazarları kurduğu söylenebilmektedir. Yine aynı bölgede, o dönemde yüklü miktarda gümüş çıkarıldığı bilinmektedir. Bu nedenle Gotlar gümüşü en çok biriktiren ve işleyen halklardan biri haline gelmiştir.

St. Ansgar, 829 yılında Hıristiyanlık dinini İskandinavya'ya taşıdı. Ancak bu yeni dinin, yerel din olan paganizmin yerini alması 12. yüzyıla kadar sürdü. 11. yüzyılda Hıristiyanlık bölgede en yaygın din konumuna geldi ve 1050 yılından itibaren İsveç bir Hıristiyan ülke olarak anılmaya başlandı. 12. ve 15. yüzyıllar arasında İsveç, iç karışıklıklarla ve diğer İskandinav ülkelerinin saldırılarıyla uğraştı. Ancak yine de İsveç kralları sınırlarını genişleterek bugünkü Finlandiya'yı İsveç sınırları içine kattılar ve Ruslarla savaştılar.

14. yüzyılda İsveç'te hıyarcıklı veba salgınlarıyla beraber Kara Ölüm kendini gösterdi. Buna rağmen bu dönemde İsveç diğer Avrupa ülkelerine oranla gelişimini daha hızlı sürdürdü. İsveç'in birçok kenti daha üst düzey haklar elde ederken Hansa Birliği'nden Alman tüccarları, halk tarafından örnek alınmaya başlandı. Bu tüccarlar o dönemde çoğunlukla Visby çevresinde yaşamaktaydı. 1319 yılında İsveç ve Norveç, kral Magnus Eriksson'un yönetimi altında birleşti. Yine 1397'de kraliçe I. Margaret, İsveç, Norveç ve Danimarka'nın Kalmar Birliği adı verilen tek bir güç altında birleşmesine etki etti. Fakat Margaret'ten sonra gelen Danimarkalı yöneticiler, İsveç soylularını kontrol edemediler. Asıl güç, çoğunlukla Sture ailesinden çıkan kral vekillerinin elinde kaldı. Danimarka kralı II. Kristian, 1520'de Stokholm'deki İsveç soylularına karşı bir katliam yapılması konusunda ordusuna emir verdi. Bu olay Stokholm kan banyosu olarak bilinmektedir. Bu olaydan sonra İsveç soyluluğu sarsıldı ve halk Gustav Vasa'yı kral olarak başa geçirdi. 6 Haziran 1523'te gerçekleşen bu olay, çağdaş İsveç'in kurulduğu gün olarak kabul edilip her yıl İsveç'te resmî bayram olarak kutlanmaktadır. Kuruluşundan kısa süre sonra İsveç'te Katolik mezhebi eriyerek Protestanlık mezhebine geçiş süreci başladı.

2 Yorum - Senin Görüşün Nedir?

#1 hayat nedir
-
ali eren
-
2015-11-09 15:07:57 +3

hayat insanların yaşadıkları veya bu hayatta kalmalarına hayat denir örnek ben hayatımmda yaşıyorum gibi

#2 meridiyen
-
nizam
-
2019-03-01 20:25:47 +1

meridiyen vepareler
kuzey 10 40 70 50 meridiyenler
doğu 20 40 30 60 paralerler'ini bulun

Görüşün Nedir?

Karakter Sayacı:
0