Türkçe Bilgi , Ansiklopedi, Sözlük

Çeşitli konularda makaleler içeren ve kullanıcıların yorum yazarak bilgi eklediği genel bilgi ve başvuru sitesi

Youtube

Kanalımıza abone oldunuz mu?

Youtube kanalımıza abone olarak hem sitemize destek olabilirsiniz hem de bilgilendirici videolarımızdan haberdar olabilirsiniz.

Hemen Abone Ol!

İletişim Bilgisi

Aşağıdaki bilgileri kullanarak site hakkında bize ulaşbilirsiniz

Telefon: +90 536 686 91 70

[email protected]

John Frederick Lewis

John Frederick LewisJohn Frederick Lewis , İngiliz Ressam (d. 1805 - ö. 1876)

1805 yılında zanaatkâr bir ailenin oğlu olarak Londra'da dünyaya gelen John Frederic Lewis, sanat kariyerine hayvan resimleri yaparak başlar. Bu dönemde vaktinin büyük bir bölümünü Londra'da, vahşi hayvanların bulunduğu bir hayvanat bahçesinde vahşi hayvanları yakından inceleyerek ve çizimlerini yaparak geçirir. 1824'te “Vahşi Hayvanlar Üzerine Altı Çalışma” adıyla bir araya getirdiği erkek ve dişi aslan figürlerinden oluşan gravürler Lewis'in hayvanat bahçesindeki gözlemleri sonucunda gerçekleştirdiği çalışmalardır. Sanatçı bu yıllarda ayrıca Sir Thomas Lawrence'ın atölyesinde çalışarak Lawrence'ın resimlerindeki arka plan görünümleri ve hayvan figürlerinin taslaklarının hazırlanması işinde de görev alır.

1827 yılı, sanatçının hayatında olumlu yönde değişimlerin yaşanmaya başladığı bir yıl olur. Öncelikle Lewis, Londra'da kendine ait bir resim atölyesi açar. Burada çoğu suluboyalardan oluşmak üzere birçok yapıt gerçekleştirir. Aynı yıl Old Water Colour Society (Eski Suluboya Derneği) üyeliğine kabul edilir. 1827 yılının Haziran ayında Avrupa'nın birçok yerini görmek üzere Londra'dan ayrılarak sırasıyla Bruges, Black Forest, Neuhausen, İsviçre (Luzern, Thun, Cenevre), Montreux, Val d'Aosta ve Venedik; 1829 yılında Devonshire; 1830 yılında ise David Wilkie (1785–1841) ve David Roberts (1796–1864)'in manzara ile janr resimlerinin etkisi altında kalarak İskoçya'ya gider. Burada iki yıl kalır. 1827 yılında başlayan bu geziler, Lewis'in resimlerindeki konu seçiminin değişmesinde etkili olur ve resimlerinin konusunu hayvan figürleri değil, manzaralar, iç mekân görünümleri ve insan figürleri oluşturmaya başlar.

İspanyol Kadınlar
1832 yılında, kariyerinin ikinci dönemi başlar. Bu dönemde Madrid, Toledo, Granada, Cordoba ve Seville'ye gider. İspanya'yı iki sene boyunca dolaşan Lewis, Granada'da bulunduğu süre zarfında Emeviler'e özgü mimarilerin ve yöreye özgü manzaraların yer aldığı bir dizi çizim yapar ve bu çizimlerini “Alhambra Eskiz ve Çizimleri” adı altında toplar. Granada'dan sonra Seville'ye geçen Lewis, şehrin kutsal bayramları ve tören alaylarını konu alan birçok yapıt gerçekleştirir. 1834 yılında Londra'ya döner. 1835'te “Alhambra Eskiz ve Çizimleri” adlı çalışmasını yayımlama fırsatı bulurken 1836 yılında İspanya'da bulunduğu dönemde yapmış olduğu “İspanya ve İspanyol Karakter Çizimleri” adlı ikinci bir seriyi de baskıya verir. Yirmi altı adet litograftan oluşan bu çizimler arasında Bolero dansı yapan köylüler, bağış alan keşişler, Endülüs'ün geleneksel kıyafetleri içinde İspanyol Kadınları, kaçakçılar, nam salmış kanun kaçakları, matadorlar gibi İspanyol karakterlerini yansıtan betimlemeler, Toledo Katedrali, Bir Manastır Kapısı, Cordoba'da Bir Şapel ile Cordoba Camiini gösteren mimari görünümler ve Seville'deki San Francisco Meydanı'na ait görüntüler yer alır.

Lewis, 1837'de on dört yıl sonra döneceği İngiltere'den ayrılır. 1837 yılının kışını Paris'te geçirir. Aynı yıl 1835–1836 yıllarında İstanbul'da bulunan Cole Smyth'in yaptığı eskizlerden faydalanarak gerçekleştirdiği ve “İstanbul İllüstrasyonları” adı altında topladığı bir dizi litograftan oluşan çalışmasını yayımlar. Bu çalışmanın kapak sayfasında, II. Mahmut'u Selamlık Alaylarından birinde, Topkapı Sarayına gitmek üzere Sultan Ahmed Camii'nden çıkarken betimleyen resim yer alır. Bir Osmanlı Evinin Haremi, Yeni Cami, Haliç'ten Yeni Cami ve Ayasofya ile Tophane'den bir görünümün yansıtıldığı resimler “İstanbul İllüstrasyonları”nın içerisinde bulunan çalışmalar arasındadır.


Bir Osmanlı Evinin Haremi
Lewis, Paris'te geçirdiği kışın ardından 1838 yılında sırasıyla Floransa, Napoli ve Roma'ya gider. Roma'da iki sene kaldıktan sonra 1840 yılında doğu yolculuğuna başlar. Sırasıyla Arnavutluk, Atina ve İstanbul'da bulunur. İstanbul'da bulunduğu süre zarfında Osmanlı kadın ve erkekleri ile çeşitli nedenlerle İstanbul'da bulunan yabancıları geleneksel kıyafetler içinde yansıttığı betimlemeler, İstanbul ve Bursa'dan mimari görünümler ile İstanbul manzaralarını konu alan çalışmalar gerçekleştirir.


II. Bayezid Türbe Girişi
Aralık 1841'de Mısır'a, on yıl kalacağı Kahire'ye gitmek üzere yola çıkar ki 1841 yılı sanatçının kariyerinde üçüncü dönemin başladığı yıl olacaktır. Lewis, aynı yıl Kahire'ye yerleşir ve Özbekiye mahallesinde, büyük bir Memluk evinde yaşamaya başlar. 1844 yılında yazar William Makepeace Thackeray, onu Kahire'deki evinde ziyaret etmiş ve bu ziyareti ile ilgili ayrıntılara “Doğu Eskizleri: Cornhill'den Büyük Kahire'ye Bir Gezi” notlarında yer vermiştir. Bu notlarda Thackeray, Lewis'in görünüm olarak oldukça değiştiğini, sarı bir cüppe giydiğini, sakallarının uzun olduğunu, saçlarının kazınmış olup başına beyaz bir takke taktığını onun üzerine de kırmızı bir türban doladığını ve etrafta bu şekilde dolaştığını belirtir. Lewis o kadar doğululaşmıştır ki Thackeray bile onu tanımakta güçlük çeker.

Yukarı Mısır
Sanatçı Kahire'ye yerleştikten altı yıl sonra, eşi Marian Harper ile tanışır ve 1847 yılında İskenderiye'de evlenirler; dört sene sonra da Londra'ya dönerler. Kahire'de bulunduğu süre içerisinde birçok eskiz yapan Lewis, Londra'ya döndükten sonra bu eskizlerden yararlanarak oryantalist konulu birçok yapıt gerçekleştirir. Lewis'in Londra'ya döndükten sonra gerçekleştirdiği Oryantalist konulu resimler arasında harem sahneleri, Mısır'ın topografyasını yansıtan görünümler, pazaryerleri, avlular, Kahire sokakları, İslam dininde ibadet tarzı ileimanın gücünü yansıtan sahneler ve çeşitli ortamlarda betimlediği doğulu tipleryer alır.

Kahire'de Öğle Namazı
Lewis'in resimlerinin ortak özellikleri parlak ve aydınlık olmalarıdır. Resimlerinde göze çarpan diğer bir özellik de ayrıntıya verdiği önemdir. Bu özellikler sanatçıyı Pre-Raphaelitelere yaklaştıran özelliklerdir. Arkadaşı İngiliz yazar ve ressam John Ruskin, Lewis'ten söz ederken onu Pre-Raphaelite Kardeşliğine dâhil eder, ancak Lewis hiçbir zaman bu grubun bir üyesi olarak anılmamıştır.


Pazar ve Tellal
Lewis, 1876 yılında, Londra'da yaşama veda eder. Bir suluboya ustası olan Lewis'in ölümünün ardından Ruskin, suluboya resminin Lewis ile ulaşabileceği en son noktaya geldiğini, artık bu konuda söylenecek veya yapılacak hiçbir şeyin kalmadığını belirtir.
Suluboyalarının yanı sıra yağlıboya tablolarıyla da resim sanatı tarihinde birçok şaheserler yaratmış olan Lewis, 19. yüzyılın özellikle Oryantalist konulu resim yapan ressamları arasında hatırı sayılır bir yere ve üne sahip olmuştur.

Görüşün Nedir?

Karakter Sayacı:
0